Özet
Eğitim mekanları, eğitim-öğretim süreçlerinin temel parçalarından biridir. Eğitim mekanlarının kalitesi, bireylerin öğrenme süreçlerinde önemli etkilere sahiptir. Eğitimin temeli ise bireylerin yaşantısında gelişim ve öğrenme açısından önemli bir evre olan ilkokul çağında atılır. Çocuklar bu dönemde toplum yaşantısına ait kuralları, sorumluluk almayı, birçok davranış, beceri ve akademik bilgiyi edinirler. İlkokul mekanları bu sebeple geliştirilmeli, çocuklar açısından anlamlı, verimli ve yararlı kılınmalıdır. Eğitim mekanlarının biçimlenmesinde, eğitim psikolojisi kapsamında yer alan öğrenme ve gelişim üzerine yapılan çalışmaların, gelişen çağdaş eğitim kuramlarının ve mimari tasarım yaklaşımlarının etkili olduğu görülmektedir. 20. yüzyılın ortalarına doğru, psikoloji, eğitim ve mimaride yaşanan gelişmeler, "deneyim kavramı" ekseninde kesişerek, eğitim mekanlarının biçimlenmesinde pedagojik temelli yaklaşımların açığa çıkmasında rol oynamıştır. 20. yüzyılın başlarından itibaren, gelişim ve öğrenme psikolojisine ilişkin çalışmalarda, bireyin aktif kalarak ve deneyimleyerek bilgiyi yapılandırdığı, zihinsel gelişim için deneyim kavramının temel olduğu ortaya konulmuştur. Bu duruma paralel olarak, Waldorf, Reggio Emilia ve Montessori gibi günümüzde de güncelliğini koruyan, birey ve deneyim odaklı çağdaş eğitim yaklaşımları, eğitim pratiğinde yerini bulmuştur. 20. yüzyılın ortalarına doğru modern mimarinin gelişiminde ise dolaysız insan deneyimini dışlayan uygulamalara yönelik eleştiriler ortaya çıkmış ve tasarımlarını, mekansal deneyim kurgusu üzerine temellendiren mimarlar ve akımlar, mekan biçimlenmesinde etkili olmuştur. Tez çalışması, eğitim mekanlarının biçimlenmesinde temel etken alanlar olan psikoloji, eğitim-öğretim ve mimarlık üçgenine; kapsam olarak temel eğitim kurumu ilkokul mekanları üzerinden bakmayı ve bu kapsamı, bireylerin gelişim ve öğrenmelerinde temel olan "deneyim kavramı" perspektifinden okumayı amaçlamıştır. İlkokul mekanlarında, verimli ve çocukların doğasına uygun bir öğrenme ortamı sağlanması amacıyla, mekansal deneyimi sağlamaya yönelik temel alınacak mimari bileşenlerin ve stratejilerin izlerinin sürülmesi hedeflenmiştir. Bu doğrultuda çalışmada, 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren, çocukların mekansal deneyimini sağlamaya yönelik okul tasarımlarını şekillendiren ve tasarımlarında deneyim odaklı Montessori eğitim kuramı ilkelerinin yansımaları görülen Herman Hertzberger'in tasarladığı ilkokul mekanları incelenmiştir. İncelenen ilkokul mekanlarında, mekansal deneyimi sağlamaya yönelik başvurulan tasarım ilkelerine ve mimari bileşenlere ait bulgular, tezin sonuç bölümünde değerlendirilmiştir.