Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Açık Bilim, Sanat Arşivi
Açık Bilim, Sanat Arşivi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.MSGSÜ'de Ara
Küresel kent dinamiğinde kültür-sanat faaliyetlerinin etkisi: İstanbul örneği
Özet
Küreselleşme; ekonomik, siyasal, sosyal ve kültürel alanlarda yaşanan hızlı
bütünleşme ve benzeşme sürecini ifade eden bir olgu olarak; son zamanlarda
yaşanan etkin dönüşüm ve değişimlerin açıklandığı bir süreçtir. Bu süreçle gelen
yeni sosyal ve ekonomik düzen, dünya kentleri sistemi temelinde de önemli değişim
ve dönüşümlere yol açmaktadır. Bu dönüşümü dünya kentlerinin küresel kentlere
dönüşümü ve bu süreci de küresel kentler sisteminin oluşumu olarak tanımlamak
mümkündür. Bu tanım ise günümüzde ‘küresel kent’ kavramıyla ele alınmaktadır.
Küreselleşme, birbirine benzeyen, birbirini taklit eden ve küresel pazarda
satılabilecek özelliklerini ön plana çıkaran ‘yarışan kentler’i ortaya çıkarmış, küresel
sermayeye eklemlenebilmenin bir yöntemi olarak da kültür, yeni bir boyut kazanarak
endüstrileşmiş, kültür de piyasaya sunulan ‘imaj’lardan biri olarak, kentler için “kültür
endüstrileri” adıyla tanımlanmıştır. Bu bağlamda, küresel kent biçiminin yanı sıra
insanın, gündelik hayatına ve tarihsel gelişimine katkıda bulunan kültür üzerinden
kazandığı ekonomik yapılanma, özellikle son dönemlerde sergilerin, festivallerin,
dünya çapında önemli aktivitelerin ve organizasyonların artışına neden olmuştur.
1980’lerde küresel sisteme entegre olma anlayışının ve küresel kent olma isteğinin
yaygınlaşmasıyla, kentsel kaynakların bu sistem içerisinde gelişmeyi yönlendirici bir
etkisinin olması yeni yapılandırmalara gidilmesine sebep olmuştur. Böylece küresel
kent ya da dünya kenti olma iddiasıyla gündeme oturtulan İstanbul’da bir yandan
büyük kentsel projeler üretilirken bir yandan da kent, kendini diğer kentlerden ayıran
tarihsel kimliğini yeniden keşfetmeye başlamıştır.
Bu çerçevede konumu, tarihi ve güncel önemi dolayısıyla ayrıcalıklı bir uluslararası
odak noktası olarak, küreselleşmeyle kentlerin yeniden doğuşu ve dönüşümü
sürecinden payını alan İstanbul, 1980’lerden bu yana, büyük ölçekli kentsel projelere
sahne olmasıyla, çok çeşitli kültürel aktivitelerle zengin bir kentsel yaşam
sunmasıyla, kültür ve sanat etkinlikleri açısından da herhangi bir Avrupa kentini
aratmayacak kadar çeşitli ve çok kültürlü bir yapıya sahip olmasının yanı sıra bazı
‘kültürel altyapı’ sorunlarına da sahiptir.
Çalışma kapsamında; İstanbul’da gerçekleştirilen kültürel aktivitelerin kent
merkezinde yoğunlaşarak kentin geneline yayılmaması ve etkinlikler sırasında
kültürel mirasın korunmaması, olumsuz sonuç olarak değerlendirilmiş ve İstanbul’un
küresel sermayeden yararlanması bağlamında Avrupa kentleri ile benzer seviyeye
gelebilmesi için, kendine özgü yenilikçi arayışlara yönelmesi gerektiği
savunulmuştur. Aynı zamanda; Uluslararası İstanbul Bienali İstanbul’un Küresel
ölçekte dünyanın önemli etkinlikleriyle rekabet edebilecek ölçüdeki faaliyeti olarak
ortaya konmuş, Kültür ürünlerine bağlı bir biçimde, kentlerin pazarlanmasında
kültürel etkinliklerin son yıllardaki artışı kentsel dönüşüm süreçlerinden biri olarak
değerlendirilmesi çerçevesinde, İstanbul’da bu tür etkinliklerin yoğunlaştığı
mekânlarda meydana gelen dönüşümlerin, bu süreci belirgin bir biçimde yansıttığına
dikkat çekilmiştir.
Türkiye’nin küresel sermayeye eklemlenme yolunda İstanbul’un Avrupa ülkeleriyle
yarışacak kapasitedeki küresel kent olma potansiyeli olan tek kenti olması nedeniyle
çalışmada inceleme alanı olarak İstanbul seçilmiştir.
Koleksiyonlar
- Fen Bilimleri Enstitüsü [1729]