Özet
Bu çalışmada parrhesia kavramının etimolojik analizi yapıldıktan sonra bu kavramın yakın dönem Türkiye'sinde tezahür ettiği Hrant Dink ve Tahir Elçi'nin hayat döngüleri üzerinden Türkiye'de hakikat söyleminin nasıl şekillendiği ele alınacak ve eylem ve söylemleri üzerinden sosyolojik bir vaka olarak tartışmaya açılacaktır. Parrhesia'nın Antik Yunan yurttaşı ile günümüz Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı için ne anlama geldiği, pratiğe geçirme tarzları ele alınacak ve bağlam üzerinden çalışmamızın iki vakası olan Hrant Dink ve Tahir Elçi'nin; hakikati, doğruyu cesurca ifade edip ve bundan dolayı siyasi linçe maruz kalmaları ve hatta ölmelerine varan süreç detaylı bir şekilde tartışılıp daha sonra bu iki vaka üzerinden parrhesiastes olabilirlikleri bu tartışma sonucunda açıklanmaya çalışılacaktır. Son olarak Hrant Dink ve Tahir Elçi'nin sıklıkla dile getirdikleri, adalet, demokrasi ve yüzleşme gibi kavramların günümüz siyasetinde ve kamusal alanında neye tekabül ettiklerini açıklamaya çalışacağım.