Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Açık Bilim, Sanat Arşivi
Açık Bilim, Sanat Arşivi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.MSGSÜ'de Ara
Salgının Mimarisi: Osmanlı’da Frengi ve Gurebâ Hastaneleri (Kastamonu Vilayeti Örneği)
Özet
Bulaşıcı hastalıklar, tarih boyunca toplumları etkilemiş; bu hastalıkların tedavisi ve yayılmasınıönlemek amacıyla çeşitli çözümler üretilmiştir. Osmanlılar da birçok bulaşıcı hastalıkla mücadeleetmiştir. Osmanlı’nın son döneminde, farklı bulaşı yollarıyla Anadolu coğrafyasına ulaştığıanlaşılan frengi hastalığı, özellikle Kastamonu Vilayeti ve çevresinde çok etkili olmuştur. Salgınhastalığın tedavisi için çeşitli çözümler üretilmiştir. Bu çözümlerden biri de frengi hastalığınıntedavisine mahsus hastane inşasıdır. XIX. yüzyılda yaşanan salgın hastalıklar vesilesiyleaçılmaya başlanan ve genel tanımlamayla gurebâ hastanesi olarak isimlendirilen hastanelerdenolan frengi hastaneleri, bu dönemde, halk sağlığı hizmetlerindeki modernleşmenin birparçasıdır. Son dönem Osmanlı mimarlığında, yeni yapı türleri arasında önemli bir yer tutan sivilhastaneleri örnekleyen bu yapılardan, Kastamonu Vilayeti dahilinde, merkez sancağı, İnebolu,Bolu, Safranbolu, Sinop ve Çankırı’da inşa ve tesis edilmiştir. Yeni baştan inşa edilen veya başkayapılardan dönüştürülen bu örneklerden Safranbolu’daki frengi hastanesi günümüze ulaşmıştır.Hastanelerin mimari ve süsleme özellikleri hakkında, yazılı kaynaklar ve görsel belgelerden bilgiedinilebilmektedir. Bu makalede, Kastamonu Vilayeti’nde yaşanan frengi salgını ile mücadelehakkında bilgi verilip, vilayet dahilindeki frengi hastanelerinin inşa süreci, mimari ve süslemeözellikleri değerlendirilmiştir Infectious diseases have affected societies throughout history, and various solutions have been produced to treat and prevent the spread of these diseases. Ottomans also struggled with many infectious diseases. In the last period of the Ottoman Empire, syphilis disease, which was understood to reach the Anatolian geography through different transmission routes, was particularly effective in Kastamonu Province and its surroundings. Various solutions have been produced for the treatment of the epidemic. One of these solutions is the construction of a hospital for the treatment of syphilis. Syphilis hospitals, which started to be opened due to the epidemic diseases experienced in the 19th century and generally named gurebâ hospitals, are a part of the modernization of public health services in this period. Some of these buildings, which exemplify the civil hospitals, which have an essential place among the new building types in the recent Ottoman architecture, were built and established in Kastamonu Province, central sanjak, İnebolu, Bolu, Safranbolu, Sinop, and Çankırı. The syphilis hospital in Safranbolu has survived from these examples, rebuilt or transformed from other buildings. Information about the hospitals’ architectural and decorative features can be obtained from written sources and visual documents. In this article, information is given about the fight against the syphilis epidemic in Kastamonu Province, and the construction process, architectural and decorative features of syphilis hospitals within the province are evaluated.
Kaynak
MSGSÜ Sosyal Bilimler DergisiCilt
2Sayı
22Koleksiyonlar
- TRDizin [754]