Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Açık Bilim, Sanat Arşivi
Açık Bilim, Sanat Arşivi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.MSGSÜ'de Ara
Resim sanatında ekspresif bedenin melankoli kavramı ile ilişkilendirilmesi
Özet
Sanatın ve felsefenin odak noktasında yer alan kavramlar olarak beden ve ilahi hastalık melankoli, çağlar boyunca çeşitli dönüşümlere uğramış, yüceltilmiş ve alaşağı edilmiştir. Bütün bu değer biçmeler, sanatsal tezahürlerde farklı biçimsel yaklaşımlar dolayımıyla yankısını bulur. Bedeni ruhun mezarı olarak gören Platon'dan bir makinenin prensibiyle açıklayan Descartes'a, beden daima ruhla birlikte düşünülmüş ve nihayet Nietzsche ile birlikte bu ikilik son bulmuş, Sartre ise ben bedenimim demiştir. Melankoli, Homeros Destanları'ndan bu yana Kahramanlar Hastalığı olarak nitelenmiştir. Özellikle Aristoteles'in monografik çalışması Problemata Physica'da ortaya attığı o malum soruyla birlikte melankolikler dahi mertebesine ermiş, hatta Cicero ironik bir biçimde melankolik olmadığından, dolayısıyla önemli biri sayılamayacağından yakınmıştır... Fakat bu savlar ortaçağda yadsınmış, her ne kadar Rönesans'da Ficino'nun çalışmalarıyla tekrar ilgi odağı haline gelmişse de, ortaçağ teolojisinin uzantısında reformist Luther melankoliyi Şeytanın Banyosu olarak tanımlamış ve inancın coşkusuyla alt edilmesi gerektiğini öne sürmüştür. Pagan antikçağda oranlara dayalı katı, kanonik bir güzellik formülü uygulanırken, figürlerin klasik melankolik tasvir biçimlerine özellikle mitolojik kahramanların konu edildiği arkaik dönem seramik vazolarında ve heykellerinde sıklıkla rastlanır. Ortaçağ bedeni geri plana itmiş, kirin ve pisliğin yüceltildiği, kapalı bir beden imgesi doğmuş, gotik sanat grotesk formlarla sürdürülmüştür. Erken Hıristiyan dönemde tembellik ve içe kapanmayla sonuçlandığı düşünülen melankoliye yakalanan din adamları, şeytanın bu baştan çıkarmasına karşı direnirken resmedilir. Rönesans'da beden saklanmak yerine Antik düşünceye dönüşün etkisiyle gururla sergilenmeye başlanmış, çıplaklık tekrar yüceltilmiştir. Yeni Platoncu düşünürlerin melankoli üzerine yaptıkları araştırmaların Dürer'in çalışmalarına yansıması, başı ellerinin arasına dayanmış, temaşa halindeki melek figürünün görsel sanatlarda bir ikon haline gelmesiyle sonuçlanır. Barok tasvirlerde sanatçının tensel olanın ve dünyevi arzunun yansıtılmasına yönelik arayışı, kıvrımlı, eklemsiz ve uçucu bedenlerin, dolayısıyla flesh kavramının temellerini atmış, kaygı ve melankoliden etkilenmiş sanatçının önceliği, taklitte mükemmeli yakalamak değil, mana arayışı olmuştur. Kartezyen gelenek 20. yüzyıla kadar bedeni ikincil tutmak için yoğun uğraşlar vermiştir. Neo Ekspresyonistler, grotesk ve deforme beden tasvirleri yoluyla abjecte de gönderme yapan işler üretmişler, diyonizyak etkiyle özgürleşen, esrime halindeki bedenin sanata yansıması, arzunun serbest bırakılmasının yolunu açmıştır. Ortaçağda olduğu gibi modern zamanlarda da toplum düşmanı görülen melankolikler, deli, toplumsallaşamayan uyumsuz, din karşıtı olarak ötekileştirilmiş. 19. yüzyılda materyalist dünya ile aidiyet kuramayan, rasyonel düşünceyi reddeden melankolik sanatçı, özellikle Baudelaire'in kimliğinde ve yapıtında şiirsel bir boyut kazanmıştır. Tarih boyunca çelişkili adlandırmaların yakıştırıldığı melankolikler, hem düşkünlüğü hem ilahi olanı barındıran çift değerli bir yapı sergiler (mania ve depresyon). Manik depresifler psikanaliz tarafından bedenleri üzerinden denetim altına alınmaya çalışılır. Günümüzde ise beden ile zihin arasındaki ayrım ortadan kalkmış, insan yarı tinsel yarı bedensel bir varlık olarak algılanmaya başlanmıştır. ANAHTAR KELİMELER: Acedia, Abject, Beden, Ekspresyon, Furor, Gri,Grotesk, Kara Safra, Melankoli, Satürn, Ten
Koleksiyonlar
- Güzel Sanatlar Enstitüsü [160]