Abstract
Mimariyi deneyimlemenin duyular bağlamında boyutları vardır. İşitsel deneyim bu boyutlardandır ve mimari deneyim üzerinde azımsanamayacak bir etkiye sahiptir. Gelişen teknoloji ve değişen koşullar çoğunlukla işitsel deneyimin mekânlarda göz ardı edilmesine sebep olmuştur. Mekânı işitsel deneyim bağlamında tasarlayabilmek için öncelikle mekânın işitsel mimarisini ve işitsel mimariyi oluşturan hacim akustiği kapsamında gerçekleşen fiziksel olayları anlamak gerekmektedir. Bu çalışma ile tasarım aşamasında verilen kararların mekânın işitsel deneyimini belirlediği tespit edilmiştir. Tasarımcı, bilinçli veya bilinçsiz olarak, tasarım aşamasında, mekânda var olacak dolaylı ve dolaysız sesleri tayin etmektedir. Dolaysız ses fiziksel mimarinin etkisi ile dolaylı sesi oluşturmaktadır. Dolaylı ses ve fiziksel mimari de mekânın işitsel mimarisini ortaya çıkarmaktadır. İnsanların, mekânda duydukları işitsel peyzaj, zihinde dolaylı ve dolaysız ses olarak algılanır. Bu algılar ışığında, zihin, ses kaynağı ve işitsel mimari hakkında tanımlamalar yapar. Ses kaynağı algısını dolaysız ve dolaylı ses oluşturmaktadır. Bu sebeple, ses kaynağının kendisi ile algısı arasında dolaylı sesin etkisi ile farklılıklar meydana gelebilmektedir. İşitsel mimari tasarıma bu noktada dahil olarak ses kaynağı algısını kontrol edebilmektedir. İşitsel mimari düzenlenerek, geçmişten günümüze kadar, bilinçli veya bilinçsiz olarak yapılara katılmıştır. İnsanlar geçmişte, özellikle ibadet yapılarında, hayranlık duygusu oluşması için işitsel deneyimi kurgularken, günümüzde akustik açıdan hassas mekânlarda hoşnutsuzluk duygusunu gidermek için kurgulamaktadır. Ancak insanların mekânla iletişimi göz önüne alındığında, oluşan duyguların bunlar ile sınırlı olamayacağı anlaşılmaktadır. İnsan, mekân ile teması esnasında, çevresel etkilerin ve tasarımın önderliğinde birçok duygu üretmektedir. Dolayısıyla tasarımcılar, kullanıcılarda hedefledikleri duygu oluşumları doğrultusunda işitsel deneyimi araç olarak kullanmalıdır. Böylelikle insanların mekânda farklı duygular da deneyimleyebilmelerini sağlamalıdır. Tasarım aşamasında, işitsel mimarinin göz önüne alınması ile mekânların işitsel açıdan da insanlara hitap etmesi sağlanacak ve böylelikle daha nitelikli mekânlara ulaşılabilecektir.