Abstract
'Kendiliknesnesi Kavramı Bağlamında Yaratıcılık, Sanat ve Heykel' adlı tez, Heinz Konut'un geliştirdiği 'Kendilik Psikolojisi' yaklaşımı içerisindeki 'Kendiliknesnesi Kuramı' çerçevesinde, heykel - heykeltıraş ilişkisinin irdelenmesi üzerinedir. Kendilik kavramının açıklanması ile başlanan tezde, kendilik algısı ve bilinci üzerindeki felsefi yaklaşımlar ele alındıktan sonra, kavramın psikolojideki yeri tanımlanmaktadır. Çağdaş psikanalitik kuramlardan biri olan 'Kendilik Psikolojisi Kuramı' nı geliştiren Heinz Kohut'un, kuramı oluştururken ki yaklaşımı detaylandırıldığında, Kohut'un psikolojiye ve kendilik kuramına yaptığı en önemli katkılardan biri olan, 'Kendiliknesnesi' kavramının içeriği hakkında da bilgi verilmektedir. 'Kendilik ve Yaratıcılık Üzerine' adlı bölümde, yaratıcılığın doğası ele alındığında, zekâ ile ilişkisi ve deha ile arasındaki farkların tartışması ile başlar. Yaratıcılık kavramı tanımlanırken, yaratıcılık ve yaratıcı kişi ilişkisi açısından öne çıkan özellikler de vurgulanmaktadır. Bu noktada yaratıcılık ile kendilik arasında ilişkiye ve birbirlerinin üzerindeki etkilerine dikkat çekilir. Yaratıcı birey, psikolojik bir bakış açısıyla incelendiğinde, farklı psikoloji ekollerinin konuya yaklaşımları detaylandırılır. Yaratıcı kendilik başlığı altında, kendiliğin gelişim sürecinde yüksek yaratıcılık potansiyeline sahip kişilerin, kendilik ve yaratıcılığın dinamik bir diyalektik ilişki içinde oldukları vurgulanmaktadır. Özellikle sanattaki yaratıcı aktivitenin, kendiliğin bir ifadesi olarak ortaya konulduğuna dair güçlü kuramsal referanslar kullanılarak açıklanır. 'Kendilik Nesnesi Olarak Heykel' in ele alındığı son bölümde, yaratıcı sürecinin içerisindeki 'kendilik' dinamiklerinin ele alınmasıyla, ortaya çıkan eserin sanatçısı ile ilişkisinin değerlendirilmesi önemli bir noktadır. Sanatçının kendilik ifadesinin eserdeki varlığına dikkat çekerken, bu bağlamda heykel-heykeltıraş ilişkisi anlamlandırılır. Heykelin sanatçısı için ayna işlevi gördüğü ve bunun sonucunda, eserinde kendisi ile yüzleşen heykeltıraşta bir farkındalık bilincinin oluştuğu görülmekte. Seçilen heykeltıraş örneklerinde, kendilik ifadesi açısından, detaylı eser analizlerinde, konuyu ve önermeyi destekleyen görseller dâhil edilmiştir. Yapılan araştırma gösteriyor ki heykelin gerçekleştirileceği malzemenin seçimi, form, boyut, doku, renk hatta heykelin sergilenme şekli dâhil kendilik psikolojisi açısından ele alındığında, sanatçının kendiliğine dair fazlasıyla done barındırmaktadır. Bu verilerin ışığında, kendiliğin oluşumunda katkısı olan faktörlerin, tüm sanat eserlerinde olduğundan çok daha güçlü bir biçimde heykelde okunabilir olduğu görülür. Bu nedenle Kendilik Psikolojisi çerçevesinden değerlendirildiğinde, heykelin sanatçısı için bir 'kendiliknesnesi' olduğu sonucuna varılmıştır.