Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Açık Bilim, Sanat Arşivi
Açık Bilim, Sanat Arşivi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi tarafından doğrudan ve dolaylı olarak yayınlanan; kitap, makale, tez, bildiri, rapor gibi tüm akademik kaynakları uluslararası standartlarda dijital ortamda depolar, Üniversitenin akademik performansını izlemeye aracılık eder, kaynakları uzun süreli saklar ve yayınların etkisini artırmak için telif haklarına uygun olarak Açık Erişime sunar.MSGSÜ'de Ara
Mekan tasarlama eyleminin Husserl fenomenolojisi Epokhe kavramı üzerinden soyumu
Özet
Mekan tasarlama eylemi ve felsefenin birbirleri ile ilişkisi oldukça eski dönemlere dayanmaktadır. Her iki disiplinde etki alanı, estetik, etik, eleştiri, tasarım, küreselleşme gibi konularda birbirleri ile kesişmektedir. Bu çalışma, mekan tasarlama eylemini, felsefenin alt disiplini olan fenomenoloji üzerinden okumaya çalışmıştır. Bu çalışmada tasarlama eylemi insanın var olma tarzı (saf ben-doğal tavır, sahih-gayri sahih var olma, kendi için varlık-başkası için varlık) ile ilişkilendirilmiştir. Tasarlayan özne içinde var olduğu, temas ettiği yaşamı yorumlayan, yorumladığı yaşantının anlamına göre yeni bir deneyimin imkanını arayan bir eyleyicidir. Dolayısıyla tasarlayan özne yaşamı şeffaf bir tenle deneyimlemeli, yapısına bürünebilmeli ve bahsedilen etkileşimler yaşanırken kendisini tahakküm altına alan, çerçeveleyen egemen alışkanlıklarından kurtulmalıdır. İnsanın ve dolayısıyla tasarlayan öznenin bilinci bahsedilen alışkanlıkların gölgesinde kalmıştır. Yeni bir deneyimi var etme, tasarlama eyleminin özüyken, tasarımcının tahakküm altında var olması, tasarımcının tasarlanması, nesneleştirilmesi ve var olma imkanlarına kendini kapatması anlamına gelmektedir. Bahsedilen var oluşsal sorun, tasarım eğitimi kapsamında stüdyo derslerinde ve tasarımcı adayı olan öğrencilerde görülmektedir. Dolayısıyla tasarlama eyleminin öncesinde, tasarlayan öznenin özne olabilmesi için bilincin temel edimlerinden olan anlam verme ediminin felsefi soruşturmasına başvurmak gerekmektedir. Çünkü Dünya'ya fırlatılan insanın duygulanışını, duyumsamasını, görüsünü, yaşamını eyleme tarzını belirleyen anlam verme edimi, tasarlama eyleminin hem eyleyicisi olan tasarımcıyı hem sürecini hem de tasarlanan real veya irreal nesnesinin var olma tarzını çerçevelemektedir. Çalışmada özellikle vurgulanmaya çalışılan konu, tasarımın (mekan, real, irreal nesne, olay, durum vb.) yeni bir deneyimin imkanını var eden bir eylem olduğudur. Bu bağlamda çalışma var olma, imkan, mekan, tasarlama eylemi, tavır değişikliği, anlam gibi kavramlar üzerinden felsefeye başvurmuştur. İnsan bilincini felsefi bir zeminde inceleyen fenomenolojiden hareketle, tasarlayan öznenin fenomenolojik indirgemeyle yani epokhe aracılığıyla kendi saf benliğine erişmesi, bilincin yaşantısı, öznenin yöneldiği ilgili nesnenin noema ve noesis kutupları, nesnenin özü üzerinden yeniden konstitute edilmesi gibi konular incelenmiştir. 1. bölümde insanın yaşamını tesis eden anlam verişlerin hakikatle ilişkisi incelenmiştir. Bu bağlamda hakikati arayan insanın kendi varlığına uygun olarak var olma ehliyetinin otorite, kamu, efendi vb. erkler tarafından çerçeve içerisine alınarak elinden alındığı görülmüştür. Bu yaklaşımın, varoluşu tasarlanan tasarımcının ortalama olana mahkum edilmesine, vasatlaşmasına, homojenleşmesine, nesneleştirilmesine neden olduğu ve tasarım eğitmenini efendileşirken tasarım öğrencisinin müritleşmesine yol açtığı ifade edilmeye çalışılmıştır. Kendi yaşamını tesis etme, tasarlama imkanına sahip olan insan, alışık olduğu "doğal tavrı'', "herkes benliği'', "başkası için varlık'' olma hali üzerinden nesneleşirken, yaşama karşı mesafe aldığının bilincinde olmadan, yaşamına seyirci kalmaktadır. Bu bağlamda yaşamın ve dolayısıyla tasarlama eyleminin özgünlüğünü, tasarlananlar üzerinden var olma imkanını kapatan, örten tavrın askıya alınması gerekmektedir. Bu nedenle tasarlama eyleminin eyleyicisi olan tasarlayan özne fenomenolojinin en temel kavramlarından biri olan epokhe ile ilişkilendirilmiştir. 2. bölümde tasarlayan öznenin bilinci ve tavrı, fenomenolojinin kurucusu olan E. Husserl'in felsefi bakışı üzerinden yorumlanmıştır. E. Husserl'in tasarlayan öznenin bilincine temas ettiği düşünülen bilinç felsefesine ait olan kavramları (yönelimsellik, noema, noesis, konstitüsyon vb.) incelenmiştir. Tasarlayan öznenin tasarlama eylemiyle ilişkisini tesis eden anlam veriş şekli, fenomenolojiden hareketle soruşturulmaya çalışılmıştır. Tasarlayan öznenin tasarlama eylemi ile ilişkisinin epokhe üzerinden okunması amaçlanmıştır. Epokhe kavramı, M. Heidegger'in fundemental ontolojisinde sahih var olan müferitleşmiş özne ile, J.P. Sartre'ın varoluşçuluk felsefesindeki "kendi için varlık'' olabilen özne ve M. Foucault'nun kendilik politikası'nı kurabilen öznesi ile ilişkilendirilmiştir. Aynı zamanda tasarlayan öznenin yöneldiği, nesne, mekan vb. fizik gerçeklikler epokhe kavramı üzerinden soyulmaya çalışılmıştır. 3. bölümde tasarlayan öznenin tasarlayacağı imkan ile var olmanın imkanı ilişkilendirilmiştir. Bahsedilen felsefi bakışların ışığında MSGSÜ Mimarlık Fakültesi İç Mimarlık Bölümü 1. Sınıf Tasarıma Giriş II dersi kapsamında 4 adet konut projesi incelenmiştir. Bu çalışmada literatür taraması yapılmış ve nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır.
Koleksiyonlar
- Fen Bilimleri Enstitüsü [439]