Abstract
"Postkolonyal Eleştiri, Postkolonyal Feminizm ve Chimamanda Ngozi Adichie" başlıklı bu tez çalışmasında, Batı-merkezci modernleşme ve ilerleme anlatısını yapısöküme uğratan postkolonyal eleştirinin yürütmüş olduğu tartışmaları feminizm temelinde yürüterek kuramsallaşan postkolonyal feminizmin temel tartışma alanları üzerinden, Nijerya asıllı feminist yazar Chimamanda Ngozi Adichie'nin edebî eserlerinin bir okuması gerçekleştirilmektedir. Bu eserlerde, postkolonyal feminizmin temel tartışma alanlarını şekillendiren "diaspora", "melezlik" ve "maduniyet" kavramlarının izleri sürülmekte, bu eserlerdeki kadın karakterlerin gerek Nijerya'da gerekse göçmen olarak yer aldıkları Amerika'da maruz kaldıkları ırkçı ve cinsiyetçi tutum ve davranışlar karşısında mücadele yürütebilmelerinin imkânları tartışılmaktadır. Böylelikle, feminizm anlayışını ırkçılık ve cinsiyetçilik karşıtlığı üzerinden tanımlayan Chimamanda Ngozi Adichie'nin mücadelesini eserleri ile gerçekleştirip gerçekleştiremediği üzerine de düşünülmektedir. Bu doğrultuda ilk olarak, bu çalışmanın bir bölümünde postkolonyal feminizmin ve öncesinde postkolonyal teorinin temel argümanlarını doğru analiz edebilmek için sömürgecilik ve sömürgecilik sonrası durumlara odaklanılmakta, sömürgeciliğin geçmişte ve bugünde süregelen açılımlarının detaylı bir incelemesi ile bu çalışmanın araştırma sahasını çizen Nijerya'nın sömürgecilik ekseninde biçimlenen tarihsel gelişimine bakılmaktadır. Ardından, Batılı feministler ile Batılı yazarların Batımerkezci bir anlayışla sessizleştirerek nesneleştirdiği Üçüncü Dünya kadınlarını özneleştiren postkolonyal feminizm ve Afrika feminist edebiyatının birbirlerini besleyen hedeflerine odaklanılmakta, Chimamanda Ngozi Adichie'nin bu teori ve edebiyat türü ile olan kesişimin neresinde olduğu sorgulanmaktadır. Çalışmanın son bölümünde ise Chimamanda Ngozi Adichie'nin eserleri içerisinden, Nijeryalı kadınların "diaspora", "melezlik" ve "maduniyet" durumlarıyla en belirgin şekilde karşılaştığı eserleri (sırasıyla Amerikana, Mor Amber ve Boynunun Etrafındaki Şey) merkeze alınarak söylem analizi yöntemiyle postkolonyal feminist bir okuma gerçekleştirilmektedir. En nihayetinde, Chimamanda Ngozi Adichie'nin, Afrika'yı ve Afrikalı kadınları sistematize ederek 'tek bir hikâye'nin içerisine sığdıran emperyalist bilgi üretimine karşı, Nijerya'nın ve Nijeryalı kadınların deneyimlerinin özgüllüğünü edebi eserleriyle bizlere aktardığı ve böylece postkolonyal feminizmin sırtlandığı projeyi gerçekleştirmeye çalıştığı sonucuna varılmaktadır. Bu eserlerdeki siyah kadınların -beyaz kadınların maruz kaldığı eşitsizliklerden farklı bir biçimde- ırk, sınıf ve toplumsal cinsiyet temelinde şekillenen ve diasporik, melez ve madun kadınlık durumlarında kendisini hissettiren daha kompleks ve sistematik bir eşitsizliğe maruz kaldığı okunabilmektedir.