Mimarlık öğrencileri için objelerin iki-üç boyutlu grafik anlatımı ve zihinde canlandırma

Abstract

Mimarlık eğitiminde grafik anlatım becerilerinin geliştirilmesi, düşünceyi iletişim kuracak duyarlıkta görselleştirme becerisi yanı sıra görsel düşünceyi de geliştirerek çevreyi daha duyarlı biçimde gözlemleme, bilinçli algılama, ayrıntıyı fark etme, kavrama, soyut ve somut görüngüden soyut düşünceye geçme becerilerini de kazandırır. Grafik anlatım becerileriyle kişi, düşünceden görüngüye ve görüngüden düşünceye hızla geçebilen, esnek, değişken ve yaratıcı düşünce yapısına, görsel imgeleri, sembolleri hatırlama ve gereğinde yeniden üretme becerisine ve düşüncelerinin çözümlerini sembollerle iki boyutlu ortama hızla aktarabilen ele kavuşur. Grafik anlatımda çizimin maddesel etkinliği ve algılanabilir duyarlılığı, iletişim ve kavrama eylemi için önemlidir. Grafik anlatım dilinin başarısı psikolojinin algılama, kavrama kanunlarının, evrensel kurallı grafik anlatım tekniğinin ve sembollerinin bilinmesine bağlıdır. Basit ve geometrik formların düşü ve grafik anlatımı, tanımlanması daha kolaydır. Algılanan her konu yeni bir görsel düşünceye yol açar; ilginç bir görsel deneyime neden olan koşullan, ilkeleri veya öğeleri içeren bir form onun daha kolay algılanmasını sağlar. Biçimlerini, oluşumlarını, diğer objelerden ayrımını ve benzerliklerini öğrendiğimiz şeyler daha kolay kavranır ve bellekte bilgi olarak saklanır. Bellek basit bir depolama yeri değildir; gelen bilgileri yapılaştınr, eklemeler ve eksiltmeler yapar. Görüngülerde önceki bilgileri yeniden bulmamız durumunda bu bilgiler hatırlanır; kısa süreli bellekte yeni sorunun çözümünde ayrıntısına girilerek işlenen bilgi, yeniden yapılaşır; uzun süreli belleğe aktarılır ve bilgi olarak saklanır. Basit formlarla ve ilişkileriyle kişinin deneyimi arttıkça daha karmaşık görüngüleri eski deneyimleriyle yoğurarak kavraması kolaylaşır. Düşüncenin iki boyutlu ortamda üç boyutlu görselleştirilmesi becerisinin geliştirilmesinin ilk aşamasında oranların ve paralelliklerin korunduğu, kavramanın kolaylaştığı, çizim kurallarının çok basit olduğu paralel izdüşüm yönteminin kullanılması daha uygundur. Bu nedenle kitaptaki örnekler çoğunlukla an ve nesnel geometrik formlardan oluşturulmuş; paralel izdüşümle üç boyutlu görselleştirmede pratik çiziminin esasları verilerek örneklerin üç boyutlu grafik anlatımında uygulanmıştır. Öğrencilerin baktığını gören, gördüğünü değerlendirebilen, esnek ve değişken düşünceli, soyut ve somut iki ve üç boyutlu mimari görüngüleri hızla algılayan, kavrayan, zihinde oluşturarak yeniden yapılandıran ve soyut düşüncelerini iletişim kuracak duyarlıkta görselleştiren kişiler olabilmeleri için özgün ve kurallı görselleştirme becerilerini geliştirebilecekleri yöntemler psikolojinin algılama, kavrama kanunları çerçevesinde ele alınarak örneklerle açıklanmıştır.