Abstract
MİMARİYE AİT VESİKALAR
MUKADDİME
Osmanlı Devleti'nin geniş ve tasnifli teşkilatı içindeki Cemaat-i Mîmârân-ı Hassa mensupları, etıbbâ, mutribân ve müezzinân-ı Hassa gibi müşâherehârân sınıfındandırlar. Vazifeleri, Ser-mîmârân-ı Hassa (Hassa mimarbaşısı)’nın vereceği talimata göre projeleri, planları, keşif raporlarını (karnameleri) hazırlamak, “mebânî-i hayriyye ve miriyye” inşaatında, tamir ve termîm işlerinde çalışmak, murakabe vazifesi görmek, kendilerine havale edilen binaları - hazırladıkları projeler mimarbaşının tasvip ve tasdikinden veya tadilinden geçmek şartıyla - inşa etmektir.
Sefere çıkıldığı zaman, güzergâhın icaplarıyla mütenasip miktarda mimar da ordu kadrosuna alınırdı. Ehl-i Hıref Cemaatindeki sanatkârların lüzumluları gibi, mimarlar önden gider; askerî sınıflarla birlikte hareket ederlerdi. Ordu-yı Hümâyûn’un geçeceği yolları ve köprüleri gözden geçirirler, mevcutsa tamir eder, icap ediyorsa yeniden inşa ederlerdi. Atla, arabayla, sal ile geçilmesi güç veya imkânsız yahut tehlikeli ya da zaman kaybına yol açacak ırmakların üzerine muvakkat, fakat sağlam köprüler kurarlar; lüzumu halinde de orduyu ve mühimmatı nakletmek için sallar, gemiler yaparlardı.
Ordu hizmetindeki vazifeleri arasında sefer yolunun tehlikeli noktalarına kuleler kurmak, fethedilen ve tamire muhtaç bulunan kaleleri tamir etmek, yeni alınan kale, kasaba ve şehirlerdeki bazı mâbedleri camiye çevirmek de vardı.
Mâiyetlerinde bânî, san’atkâr, marangoz, neccâr gibi sınıflara mensup cemaatler bulunurdu.