Abstract
Bu çalışmada kentsel tasarım, tarihi çevre, kentsel kimlik ve kentsel tasarım uygulama araçları kavramlarının açıklanması ve bu kavramların birbirleriyle ilişkisi, özellikle kentsel tasarım rehberlerinin yerel özellikleri ile ön plana çıkan korunması gerekli alanlardaki rolünün anlatılması ve örnek bir alan üzerinden mevcut sorunların daha net incelenmesi ve değerlendirilmesi amaçlanmıştır.Tüm kentlerde sürekli değişim ve gelişim gözlenmekteyken, aynı kentlerin tarihi merkezleri ise ya kimliğini kaybetmekte ya da terk edilerek ve kentin gelişme bölgesinden koparak köhneme sürecine girmektedir. Bu nedenle kentsel sit alanlarının korunmasına yönelik bir planlama çalışmasında, mekânın karakterinin korunması ve sürdürülebilmesi açısından kentsel tasarıma ihtiyaç duyulmaktadır. Çünkü kentsel tasarım etki alanı geniş bir eylemdir ve çalıştığı alanı çevresiyle birlikte ele almaktadır. Bu nedenle bir yandan korurken diğer yandan tarihi çevrenin, fiziksel ve sosyal kimliğin sürdürülmesinde kentsel tasarım ve ilkelerinin gerekliliği birlikte düşünülmelidir.Yapılan çalışmada koruma süreci içerisinde karşılaşılan sorunlar, neden yeni bir metodolojiye gerek duyulduğu ve neden kentsel tasarım, kimlik, tarihi çevre ve tasarım rehberleri arasında sıkı bağların bulunması gerektiği çalışma alanı olan Erzurum Kentsel Sit Alanı içerisinde özellikle en fazla tahribata uğramış ve kentin önemli prestij noktası olan alt bölge üzerinde incelenmiştir.