Abstract
20. yüzyılın başında yaşanan toplumsal olaylar ve teknolojik gelişmeler, insanoğlunun kendini ifade ediş biçimini etkilemiştir. Tüm bu gelişmeler aynı zamanda sanat nesnesine ve mekanına yaklaşım konusunda da farklı düşüncelerin gelişmesine neden olmuştur. Kavramsal sanatın kökeninde yatan "avangard" çalışmalar, önceleri hazır nesnelerin gündelik işlevleri ve anlamları üzerinde yapılan yaratıcı denemelerle başlamıştır. Daha sonra eserin sergi alanına yerleştirilmesinin de anlamın üzerinde etkili olacağı düşüncesinden yola çıkılarak nesne-mekan ilişkisi üzerine giden çalışmalar yapılmıştır. Önceleri asamblaj ile başlayan nesne-mekan ilişkisi sonraları kavramsal sanatın da etkisiyle farklı biçimlerde somutluk kazanmıştır. İlk örnekleri açık alanlarda "yeryüzü sanatı" ile ortaya çıkan enstalasyon (yerleştirme), ilerleyen zamanlarda galeri mekanının sorgulanmasıyla başlayan süreçte kendi kimliğini tanımlamış ve 20. yüzyılın ortasından sonra yaygın bir ifade biçimi olarak sanat sahnesindeki yerini almıştır. Bu yeni sanatsal üretim sahası, farklı biçimsel unsurların, bir alt metin ile yeni bir anlamsal bütünlüğe kavuştuğu bir alan olarak izleyenin karşısına çıkmıştır. Fotoğraf, çağdaş sanatsal gelişmelerin içerisinde önemli bir rol oynamış ve aynı zamanda iletişimsel kimliğini kazanmıştır. Önceleri gerçekliğin kaydı ile derinden bir bağı olduğu düşünülen fotoğraf, daha sonra düşünsel etkinliğin bir parçası olarak sanatsal üretimde önemli bir paya sahip olmuştur. İletişimsel kabiliyetleriyle farklı bir anlam yaratma yöntemi olarak kabul gören fotoğraf, diğer sanatsal biçimler gibi enstalasyon sanatının içerisine kendi özgün kimliğini katmıştır. Fotoğraf, nesne ve mekan çözümlemelerini içeren sanatsal ifade biçimleri ile kullanılırken, kendi sahip olduğu sembolik ve görsel kültürdeki değerleri, eserleri diğer biçimlerden ayıran karakteristik bir özellik olmuştur. Bu iki farklı üretim biçimini bir arada tutan ise "Heterotopya" kavramıdır. Düşünsel olarak, aynı mekan içinde farklı zaman ve gerçeklikleri kurgulamayı mümkün kılan bu kavram, fotoğraf ile enstalasyonun kuramsal düzlemde açıklanmasını sağlar. Çağdaş fotoğraf ve çağdaş sanat alanında sıkça örneği görülen bu yaklaşım, kurgusal mekanın fotoğraflanması ve fotoğrafın enstalasyon eserlerinde bir nesne olarak kullanılması şeklinde farklı ve yaratıcı üretim biçimleriyle örneklendirilebilir. Anahtar Kelimeler: Fotoğraf, Nesne, Mekân, Enstalasyon, Yerleştirme.