Abstract
Banes'in değindiği gibi, koreografı ve dansçısı aynı olan solo formu, eser yaratım süreci ile yaratıcı arasındaki dolaysız ilişkinin çekiciliğinden dolayı birçok koreografı cezp ediyor . Bu dolaysız ilişkinin yardımı ile kendi ile baş başa kalan yaratıcı, taşıdığı farklı kimliklerle yüzleşme fırsatı buluyor. Sunduğum eser metin, solo eser yaratım sürecinde taşıdığım dansçı ve koreograf kimliklerinin beraber nasıl işlediklerine dair araştırmamı ve bu araştırmamın paralelinde ürettiğim solo eseri ?Eşik?i içeriyor.Bedenin, dansçı ve koreograf kimliklerini kullanarak, ifade biçimine nasıl dönüşebildiğine dair araştırmama geçmeden önce, dansçı kimliğine bürünen bedeni (dansçı beden), koreograf kimliğine bürünen bedenden (koreograf beden) ayırarak incelemeye çalıştım. Dansçı beden ve koreograf beden, ayrı ayrı incelendiğinde kendilerine özgü yaratma biçimlerini ortaya koydular.Beden, sahip olduğu dansçı ve koreograf kimliklerinin kendilerini ifade etmeleri için bir araç olurken ayni zamanda kendilerini var etmeleri için bir zemin oluşturdu. Bu çekişmeli süreçte dansçı kimliğinin arzuları ve koreograf kimliğinin beklentilerinin toplamından öte bir eser ?Eşik? ortaya çıktı. Bugün bu analizi yapan ben de dansçı ve koreograf kimliklerimin bir adım ötesine geçtim sanıyorum.Anahtar Kelimeler: Dans, Solo, Çağdaş Sanat, Koreografi, Yaratıcılık