Özet
Bu çalışmada yasa ve adalet arasındaki ilişki doğal hukuk yaklaşımı çerçevesinde ele alınmaktadır. Çalışmanın temel amacı, doğal hukuk yaklaşımının adaleti sağlama konusunda ne derece etkili ve yeterli olduğu sorusunu tartışmaya açmak ve bu soruyu doğal hukuk görüşüyle ilişkilendirdiğimiz düşünürlerin yurttaşlık kavrayışından hareketle yanıtlamaktır. Bu soruya yanıt ararken doğal hukuku klasik ve modern olmak üzere iki bölümde inceledik ve bu iki dönemin yasa, adalet ve ahlak kavrayışları arasındaki farklılıkların izini sürmeye çalıştık. Devamında ise doğal hukuk ve pozitif hukuk arasındaki gerilimi yine bu üç kavram arasındaki ilişki bağlamında değerlendirdik. Bu değerlendirmeden hareketle çalışmanın iddialarından biri, pozitif hukuk anlayışıyla sınırlı kalındığında adaletin sağlanmasının zorlaştığı ve bunun bir sonucu olarak doğal hukuka ihtiyaç duyulduğu ancak doğal hukukun da kendi içerisinde barındırdığı ve yeniden üretilmesine imkan tanıdığı eşitsizlik sebebiyle adaleti sağlama konusunda eksikliklerinin olduğudur. Doğal hukuk geleneğini doğal hukukun ne'liğine yönelik bir tartışma aracılığıyla değil, düşünürlerin görüşlerine müracaat ettiğimiz ve bu görüşlerdeki farklılıkları doğal hukuk anlayışındaki dönüşümün göstergesi olarak değerlendirdiğimiz bu çalışmanın ikinci iddiası; doğal hukuk düşüncesinin hem insan haklarının zemini hem insan haklarına sirayet etmiş bir yurttaşlık anlayışının kaynağı hem de yurttaşlıktan dışlanan kesimlerin doğallaştırılmasına katkısı olduğudur. Bu yanıyla doğal hukuk hem barındırdığı açmazlar hem de adalete erişmek/yakınlaşmak için kimi engelleri ortadan kaldırabilen içeriğiyle tartışmaya açılmıştır. Hukukun kişisel ve toplumsal otonomiyi aynı anda koruyan, bu iki otonomi anlayışını birbirinin gerekliliği olarak kavrayan ve eşitliği yalnızca hukuksal bir eşitlik olmaktan çıkartarak eşit muamele görme hakkı olarak politik bir varoluşla ilişkilendiren bir hukuk kavrayışı ise yasa ve adalet uyumunu sağlamanın bir yolu olarak çalışmada kendisine yer bulmuştur. Düşünürlerin yaklaşımlarında öne çıkan kavramlar bağlamında kimi farklılıklar olsa dahi, temelde bu iddialar yasa ve adalet ilişkisi, yurttaşlık ve yasanın adaletsizliğine karşın kişilerin başvurduğu/başvurabileceği bir yöntem olması nedeniyle itaatsizlik başlıkları altında irdelenmiştir.