Abstract
20.yüzyılın ilk yarısı insanlık tarihinin en büyük değişimlerin yer aldığı bir dönem olmuştur. Bu süreç içinde dünya; bir yandan dehşet verici savaşlarla kasıp kavrulurken diğer yandan insan yaratıcılığının doruk noktasına ulaşmasına şahit olmuştur. Bu kaotik iklim Paris'i sanatçıların sığınağı haline getirmiş ve ardından sanat tarihinin en radikal akımlarının yer aldığı Avangart sanatın doğduğu yer haline getirmiştir. Bohem yaşantıları olan ve süre gelmiş sanat anlayışını kökten değiştiren bu sanatçı topluluğunda model, şarkıcı, yazar ve ressam olan Alice Prin, bilinen adıyla Kiki de yer almıştır. Dönemin sanat ortamının karizmatik ve güçlü karakteri onlarca ressamın, yazarın, fotoğrafçının ve yönetmenin ilham perisi olmuş ve üretimlerini desteklemiştir. Kiki, kadın olmanın getirdiği zorluklara rağmen kendi ayaklarında dik durmayı ve Avangart sanatın yüzü olmayı başarmıştır. Bu eser metninde Paris'in 20.yüzyılın ilk yarısındaki toplumun, özellikle kadınların sosyolojik durumuna ve yapısına, Paris'i bu döneme hazırlayan etmenlere, gelişen yeni sanat ve estetik anlayışına, Fransız avangart sanat akımlarının doğuşuna ve gelişimine, bu akımlarda model ve sanatçı olarak yer alan Alice Prin'e değinilmiştir. Bu çalışma kapsamında tarafımdan çevrilen Alice Prin'in "Kiki's Memoirs" adlı anı kitabına sıkça başvurulmuştur.