Abstract
Eski kültürlerde ışık yayan cisimler, toplumların inanç ve sosyal yaşamlarında önemli bir yer teşkil etmiş olup, birbirleri ile etkileşim halinde olmaları sonucunda kendilerinden sonraki toplumlara aktarılarak kümülatif bir kültür mirasının doğmasına sebep olmuştur. Güneş, ay ve yıldız gibi ışık yayan cisimler eski toplumlarda ebediliğin ve kutsal bir gücün sembolü olmuştur. En büyük ışık kaynağı olan güneş maddi anlamda sıcaklık ve bereketi, manevi anlamda ise bir aydınlanmayı temsil etmiştir. Birçok farklı kültür inanç sistemlerinin belirli aralıklarında ışık kaynağı olarak gördüğü nesnelere evrensel bir güç olarak anlamlar yüklemiştir. Böylece bu benzerlikler belirli motifler yaratmış ve bir anlatım aracına dönüşmüştür. Sanatçıların eserlerindeki en önemli kaynaklardan biri olan doğa, toplumların ortak semboller yaratması için ilham kaynağı olmuş ve bu semboller farklı kültürlerin birbirlerini anlayabileceği ortak bir dil haline gelmiştir. İslâm inancında da dinî metinlerde bu konuda belirli ibareler mevcut olup Kur'an'da gök cisimleri üzerinden ışığın farklı anlamları ile birçok mesaj verilmiştir. Bu mesajlara anlam bütünlüğü içerisinde hem mimari eserlerde hem de birçok sanat eserinde yer verilmiştir. Bu çalışmada ışık kavramı konu alınarak hat sanatında celî sülüs, tevki' ve kûfî hat çeşitleri ile özgün tasarımların oluşturulması amaçlanmıştır.