Abstract
Sanayi Devrimi'nden sonraki dönemi ifade eden Antroposen, biyosferin evriminde önemli bir (f)aktör haline gelen insanın etkilerinin yoğunlaştığı ve zehir vasfıyla ortaya çıkan evreyi temsil eder. Yerküre üzerindeki bütün yaşam biçimlerini tehdit eden Antroposen'de insan, küresel ölçekte ve yaşanması güç bir dönemde varoluşunu bir kriz içerisinde bulurken kendi yaşamını da hayatta kalmaya indirgemiş durumdadır. Antroposen bu niteliklerinden ötürü katlanılamaz bir durumu, yaşamı yaşamaya değer kılanın ne olduğunun unutulduğu bir evreyi işaret eder. Antroposen, modern teknolojinin sanayileşme yoluyla gerçekleşen dünya üzerindeki egemenliğinden kaynaklanır ve ekolojik, psişik, sosyal, ekonomik ve özellikle de noetik seviyelerde bir entropi üreterek kendi gelişiminin sorgulamasını engeller. Dolayısıyla Antroposen, sistemli ve büyük ölçekte zehirli karakterini ortaya çıkardığı jeofiziksel evrimin son dönemidir. Jeolojik krizler üzerinden okunabiliecek olan Antroposen'de yalnızca yerküre değil insan da bir krizin içerisinde kendini bulur. Bilginin bütün formları, Antroposen'de adeta sınanır. Bu, yoğun bir entropi artışıyla ortaya çıkan bir proleterleşmedir. Bilgi ile başlayan kayıp, yaşamların yalnızca hayatta kalmak üzerine kurulu olmasıyla arzuya, tekilliğe ve geleceğe-yönelimlere kadar sirayet eder. Bernard Stiegler'e göre noetik varlık olarak insan, geçmişe-yönelimlerin içerildiği geleceğe-yönelimleri dışsallaştırarak bireyleşir. Yaşamın bilgisinin yitimi, yaşamın içinde arzunun barınamaması Antroposen'deki geçim temelli olan yaşamların özetidir. Antroposen, arzunun içine düştüğü bu krizden beslenir. Yaşamın arzudan azade yapısında geleceğe-yönelimlerin hiçlik ile dolu olması, bireyleşmenin de yitimi anlamına gelir. Olumsuzlukla ve krizlerle dolu olan Antroposen'den çıkmak, onun ötesine geçmek, sınırlarda düşünmeyi yani hipereleştiriyi gerektirir. Farmakolojik olduğu kadar organolojik bir perspektifle ele alınması elzem olan bu evre, Antroposen'in çağdaş bir okumasıyla mümkündür. Küresel ölçekli bir ihtimam ve tümüyle itinalı bir düşünme, Antroposen özelinde ancak hipereleştiriyle olanaklıdır. Hipereleştiri, farmakonun iyileştirici yani pozitif vasfıyla ortaya çıkartacağı yeni psişik ve kolektif bireyleşme imkânlarını, yeni bir ekonomiyi ve insanın çevresiyle olan ilişkisinin gözden geçirilmesini içerirken birlikte yaşamın da zeminini hazırlar. Çalışma boyunca amaçlanan, entropik karakterli Antroposen'den çıkışın hangi yollarla mümkün olacağını ortaya koyarken Negantroposen'e girişin de yeni bir insan figürü bağlamında olanaklarını göstermektir.