Abstract
Bugün sanat olarak nitelendirdiğimiz, insanın kendini çeşitli malzemeler ve yöntemlerle ifade etme isteği her zaman var olmuştur. Sanatın tanımı ve kapsamı ise yaşanılan zamanın anlayışına göre değişiklik göstermiştir. Günümüzde sanatın tanımı hala tartışmaya açık ve üzerinde pek çok söz söylenen bir konu olmakla birlikte; artık anlayış doğayı taklit etmekten uzaklaşmış, kişinin zihnindekini yansıtması için bir araç, iç dünyası ile dış dünya arasında kurulan bir köprü, bir iletişim ve ifade aracı haline gelmiştir. Sanatçı ifadesini, kullandığı malzeme ve onu işleyiş yöntemleri ile kişiselleştirmektedir. Fikir ve üslubun aktarıcısı olan malzeme bu aşamada önemli etkenlerden biridir. Malzeme ve teknik, sanatçının düşünme, hissetme ve algılama biçimlerini aktarmak için birer araçtır. Söz konusu durum sanatçıya farklı yollar sunar. Malzemenin sınırlarında dolaşarak vermek istediği mesajı, söyleyeceği sözü bu yönde pekiştirebileceği gibi; malzeme ile birlikte düşünüp onunla hareket ederek işinde kullandığı aracın ifade ettiği bilgiyi vurgulayan ve onunla anlam kazanan çalışmalar yapma yoluna da gidebilir. Doğayı biçimlendiren insanın hem kullanım nesnesi, hem de ilk heykelciklerden bu yana sanat üretiminde; erişebildiği malzemeler kendine yer bulmuş, ifadesini teknik ve kavramsal açıdan desteklemiştir. Bugün teknolojinin de gelişimiyle çok farklı biçimlerde karşımıza çıkan seramik malzeme bu araştırmaya konu olmaktadır. Bu çalışma malzeme ve sanatsal ifade arasındaki ilişkiyi araştırarak sanatçının fikrinin maddi bir forma dönüşmesinde malzemenin önemini sorgulamaktadır. Seramik malzemenin özgün dili, özellikleri ve üretim sürecinde sanatçıya sunduğu teknik imkanlar incelenmiş, aynı zamanda geçmişi ve belleği olması dolayısıyla taşıdığı kavramlar ve hafızası sanatçı çalışmalarından örneklerle araştırılmıştır.