Abstract
İnsanoğlunun "var olmak" ile başlayan yaşamsal ve evrimsel sürecinde arayışlara girmiş, "kutsallık" ve "inanç" kavramıyla tanışmıştır. İlk zamanlarda avladığı hayvanları, mağara duvarına resim yapmaya başvurarak "ritüel" kavramını keşfetmiştir. Zamanla oluşturulan motif ve semboller, halı, kilim, keçe gibi çeşitli dokusal yüzeyler üzerinde de kullanılmıştır. Ayrıca gök cisimlerini izleyerek onları açıklamaya ve anlamlandırmaya çalışan insanlar, yaşamlarını onlara göre şekillendirmişlerdir. Yerleşik düzene geçen uygarlıklar, yerleşik yaşamın gerektirdiği beslenme, ekonomi ve siyasi konularda yol göstermesi açısından gök cisimlerinden yararlanmışlardır. Hatta zamanı ölçmek, günü ve yılı daha verimli kullanmak için güneş saati, saatler ve gök odaklı takvimler tasarlanmıştır. Anadolu Selçukluları Dönemi'ndeki medreseler ve rasathanelerde astronomik ve astrolojik incelemelerde elde edilen verilerle takvimler hazırlanmıştır. Her ayın bir hayvan tarafından sembolize edildiği 12 hayvanlı takvim kullanılmıştır. Geçişi yeri olan Anadolu'nun kültürel tarihi incelendiğinde Anadolu, çok sayıda uygarlık ve bilim insanı için ev sahipliği yapmış, günümüz astroloji ve astronomi bilimine kaynak oluşturmuştur. Astronomi, Antikçağ'da gök cisimlerinin kökeni, evrimi, fiziksel ve kimyasal özelliklerini gözlemleyen bilim dalıdır. Güneş, ay, yıldızlar, gezegenler, galaksiler, göktaşları, nebulalar, karadelik ve kuyruklu yıldızlar, evren /kozmos gibi dünya dışı cisim ve olaylarını incelemeye ve açıklamaya çalışmaktadır. "Gök" kavramının Anadolu insanı için önemi ve inançla bağlantısı incelenerek sanatsal yansımaları araştırılarak geçmiş ve gelecek arasında hem geçmişin kültürel ve sanatsal değerlerini içeren hem de inanç sistemleri ile astrolojinin günümüzdeki kullanımı bağlamında geleceğe ışık tutan özgün sanatsal çalışmalar üretilmiştir. Bu anlamda Anadolu'daki örneklerin literatüre kazandırılması için gök ile bağlantılı eserlerin motif, desen, kompozisyon, renk gibi çeşitli tasarım yönleri incelenmiştir.