Mimar Sinan Fine Arts University Institutional Repository
DSpace@MSGSÜ digitally stores academic resources such as books, articles, dissertations, bulletins, reports, research data published directly or indirectly by Mimar Sinan Fine Arts University in international standarts, helps track the academic performance of the university, provides long term preservation for resources and makes publications available to Open Access in accordance with their copyright to increase the effect of publications.Search MSGSÜ
Kitcher'ın bilimsel değişim anlayışının değerlendirilmesi
Abstract
1950'li yıllara kadar, Kitcher'ın "Efsane" olarak adlandırdığı bir bilim anlayışı hakimdi. Efsane'nin bilim anlayışı çarpık bir bilim imgesi sunar. Efsane'nin bilim anlayışına göre bilimin tek bir hedefi var, o da doğruluktur. Modern bilimin de hedefi doğruluk olmakla beraber Efsane'nin bilim anlayışının doğruluk tasviri farklıdır. Bu anlayışa göre bizden bağımsız bir gerçeklik var ve bilim zaman içerisinde bu gerçeklik hakkındaki doğruluğa yaklaşmaktadır. Bu görüş, Kuhn'un Bilimsel Devrimlerin Yapısı adlı eseriyle birlikte tamamen çürütülmüştür. Kuhn ve çağdaşları tarafından Efsane'nin bilim anlayışı eleştirilmekle beraber Kitcher, Efsane'nin bilim anlayışının bazı düşüncelerini değerli bulmaktadır. Bu sebeple, Efsane'nin bilim anlayışından kalan boşluğu, kendisinin önerdiği yeni bir bilim anlayışıyla doldurmak istemektedir. Kitcher, Efsane'nin bizden bağımsız gerçeklik hakkındaki iddiasını sürdürür. Kitcher'ın bilimsel gerçekçi anlayışına göre insan zihninden bağımsız bir gerçeklik vardır ve bilimsel teorilerin doğru bilgi iddialarını, doğruluğun karşılık gelmesi teorisi üzerinde temellendirir. Kitcher, erken dönem görüşlerinde bilimin birikimsel ilerlediğini savunur ve Efsane'nin bilim anlayışı gibi monist bir bilim anlayışına sahiptir. Daha sonradan, bilimin ilerlemesini en iyi faydacı ilerleme olarak anlayabileceğimizi savunur. Buna göre, bilim problemlerin üstesinden gelerek ilerlemektedir. Kitcher'da, monist bilim anlayışının yerini çoğulcu bilim anlayışı almaktadır. Harita analojisi kullanarak hem çoğulcu bilim anlayışını hem de önemli doğrular kavramını açıklamaktadır. Harita analojisinin çoğulcu özelliği, gerçekliğin tek bir temsili olmamasıdır. Kitcher, bilim insanlarının herhangi bir doğruyla değil önemli doğrularla ilgilendiğini savunur. Kitcher ayrıca, bilimin gözlemlenemeyen varlıklar hakkındaki kabullerinin aynı türden kabuller olmadığını iddia eder. İşleyen kabuller ve varsayılan kabuller olmak üzere iki tür kabul vardır. İşleyen kabuller, bilimsel teorinin problem çözmesinde doğrudan kullanılmaktadır ve ölçülebilirler (örn., atomlar). Varsayılan kabuller ise hiçbir şekilde problem çözmede kullanılmamaktadır. Kitcher'a göre kötümser tümevarımcıların eleştirisi varsayılan kabullere yöneliktir. Böylece Kitcher, gerçekçiliği ve faydacı ilerlemeyi savunmaktadır. Bunu sağladıktan sonra, bilimsel araştırma programını belirleyecek ideal müzakere sürecini gerekçelendirmektedir. Bu düşünceye göre, insanlığın değerlerini, tercihlerini ve önceliklerini temsil eden ideal müzakereciler tarafından araştırma programına karar verilecektir. Bilimsel araştırma programının sonucunda elde edilmesi arzu edilen önemli doğrular, insanların değerleri, tercihleri ve öncelikleriyle belirlenecektir. Kitcher, bu sürecin birebir aynısının gerçekte yapılmasını değil, sürecin rehber olmasını önermektedir. Dolayısıyla, ideal müzakere sürecinin kendisi değil sonuçları taklit edilmelidir. Sanki ideal müzakere süreci sonucunda elde ediliyormuş gibi gerçekte de araştırma programının belirleme süreci gerçekleşmelidir.
Collections
- Sosyal Bilimler Enstitüsü [1807]