Abstract
Barınma, en temel insani ihtiyaçlardan biridir ve günümüzde bu ihtiyaç konutlar aracılığı ile sağlanmaktadır. Geçmişten günümüze güncelliği yitirmeyen konut sorunu, Endüstri Devrimi ile birlikte giderek artış göstermiştir. Özellikle II. Dünya Savaşı esnasında yaşanan büyük yıkımlar, küresel ölçekte, kitlesel bir konut ihtiyacını doğurmuştur. Devletlerin bu ihtiyacı hızla karşılama gayesi; toplumları, onların sosyokültürel yapısına hitap etmeyen, bulunduğu çevre ile ilişki kuramayan çok katlı beton bloklara mahkum etmiştir.Sadece barınma ihtiyacının karşılanması ve fiziksel ihtiyaçlara cevap vermesi, konutu bir 'ev olma' statüsüne ulaştıramamıştır. Kullanıcıların, yaşadığı konutlarla aidiyet bağını kurabilmeleri ve konutlarını benimseyebilmeleri için kullanıcısı olacakları bu yaşam alanlarının üretimi hakkında söz sahibi olmaları gerekmektedir. 1960'lı yıllarda ortaya çıkmaya başlayan; toplumun temsili bir demokrasi yerine geçecek gerçek bir katılımcı demokrasi uygulanması talebi, pek çok sanat ve bilim alanını etkilediği gibi mimarlık alanında da etkisini göstermiştir. Bu süreçte, özellikle Batı'da, mimarlıkta kullanıcı katılımı ile ilgili farklı yaklaşımlar geliştirilmiştir. John F.C. Turner, John Habraken, Lucien Kroll, Ralph Erskine, Walter Segal, Alejandro Aravena gibi mimarlar da bu yaklaşımları somutlaştırarak, farklı yöntemlerle kullanıcı katılımlı konut üretimleri gerçekleştiren başlıca meslek insanlarındandır. Batılı ülkeler, oluşturdukları konut politikalarıyla, kullanıcıların katılımını sağlayarak kullanıcı katılımlı konut üretimlerinde destekleyici bir rol oynamıştır. Bu çalışmanın ana karakteri olan İranlı Mimar Nader Khalili; kullanıcı katılımlı bir mimarlık anlayışını benimsemiş ve toplum odaklı çalışmalar yapmıştır. Özellikle üçüncü dünya ülkelerinin barınma sorununa, dar gelirli insanlara, doğal ya da beşeri afetler nedeniyle yaşam çevreleri artık yaşanamaz hale gelen ve yerinden edilen insanlara yardım etmeyi amaçlayan Khalili, geliştirdiği Superadobe yapım tekniği ile bu konuda üretimler gerçekleştirmiş ve insanlara kendi konutlarını tasarlayabilme ve üretebilme imkanı sunmuştur. Bu çalışmada, katılım olgusu ile mimarlık eylemi arasında kurulan ilişki biçimleri, mimari üretimlerde kullanıcının da sürece dahil olması ve süreçte aktif olarak yer almasına yönelik; teoride ve pratikte, farklı coğrafyalarda gerçekleştirilen öncül çalışmalar çeşitli boyutlarıyla araştırılmıştır. İranlı Mimar Nader Khalili'nin geliştirmiş olduğu yapım tekniklerini; yaşanan savaşlar, doğal afetler, maddi imkansızlıklar, yerinden edilme vb. gibi krizler sonrasında özellikle en temel ihtiyaçlardan biri olan barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla kullanıcı katılımlı sürece nasıl uyarladığı ele alınmış ve Nader Khalili'nin Superadobe tekniği ile üretilen örnekler incelenmiştir.