Mimar Sinan Fine Arts University Institutional Repository
DSpace@MSGSÜ digitally stores academic resources such as books, articles, dissertations, bulletins, reports, research data published directly or indirectly by Mimar Sinan Fine Arts University in international standarts, helps track the academic performance of the university, provides long term preservation for resources and makes publications available to Open Access in accordance with their copyright to increase the effect of publications.Search MSGSÜ
Quarry Industry in Rough Cilicia: The Cases of Dana Island and Kesiktaş
Citation
Varinlioğlu, Günder. “Quarry Industry in Rough Cilicia: The Cases of Dana Island and Kesiktaş”. Adalya, no. 27 (December 2024): 383-408. https://doi.org/10.47589/adalya.1609957.Abstract
The fame of the construction workers originating from Isauria (Rough Cilicia) is a wellknown phenomenon in Late Antique architectural history. In the late fifth and sixth centuries, textual evidence reported Isaurian architects, masons, quarrymen, and ordinary laborers in construction projects in North Syria, Palestine, and Constantinople. Their emergence coincided with the construction upswing across the Eastern Mediterranean. In Isauria, builders had easy access to ordinary building materials, as variations of limestone bedrock are ubiquitous. In this context, two coastal quarries are unique cases illustrating the development of the quarrying industry and trade in ordinary stones. The first example is Dana Island where settlement and quarries co-existed. Quarrying may have started in the early Roman period, while its transformation into an industrial and commercial endeavor is a Late Antique phenomenon. As large-scale quarrying subsided or ended at the end of antiquity, the infrastructure such as coastal ramps, warehouses, and stockpile areas fell out of use. Decrepit buildings were pillaged, their sites were excavated, and quarries were cut through the coastline that had long served the quarry industry. The second case is Kesikta & scedil;, which functioned exclusively as a quarry of industrial proportions but did not have a permanent settlement. Unlike Dana, the chronology of quarrying at Kesikta & scedil; cannot yet be dated. Nevertheless, the stone industry and trade in ordinary building materials were essential in the economy and crafts of Isauria. These two coastal quarries of industrial proportions are unique case studies to explore the use of local geology for stone extraction, the various techniques of quarrying, the size and types of stone blocks that circulated in the sea lanes, and the logistics of the quarrying industry and stone transport. They provide us snapshots of complex taskspaces where the protagonists were the quarrymen, quarry owners, stonecutters, metal workers, and other supporting laborers. İsaurialı inşaat işçilerinin ünü, Geç Antik
Dönem mimari tarihinde iyi bilinen bir olgudur. Geç beşinci ve altıncı yy.’larda yazılı kaynaklar, İsaurialı mimarların, taş ustalarının, taş
ocakçılarının ve vasıfsız işçilerin, Kuzey Suriye,
Filistin ve Konstantinopolis’teki inşaat projelerinde yer aldığından söz etmiştir. Onların
ortaya çıkışı, Doğu Akdeniz’de yapı faaliyetinin arttığı dönemle eş zamanlıdır. İsauria’da
yapı ustaları sıradan yapı malzemesine kolayca
erişim sağlamışlardır, çünkü farklı türlerdeki
kireçtaşı çok yaygındır. Bu bağlamda, kıyılardaki iki taş ocağı alanı, taş ocakçılığı endüstrisinin ve sıradan taş ticaretinin gelişimini
gösteren benzersiz örneklerdir. Bunların ilki,
yerleşimle taş ocaklarının bir arada bulunduğu Dana Adası’dır. Taş ocakçılığı erken Roma
Dönemi’nde başlamış olabilir; bunun endüstriyel ve ticari bir faaliyete dönüşümü ise Geç
Antik Çağ’da gerçekleşmiştir. Antik Çağ’ın sonunda büyük ölçekli taş ocakçılığı azaldığında veya bittiğinde, kıyı rampaları, depolar ve
stok alanları gibi altyapı unsurları kullanımdan
kalkmıştır. Eski yapılar yağmalanmış, kazılmış
ve uzun zamandır taş ocakçılığı endüstrisine
hizmet veren kıyı şeridine yeni ocaklar açılmıştır. İkinci örnek Kesiktaş, endüstriyel ölçekte
taş ocağı olarak kullanılmıştır; kalıcı yerleşimi
yoktur. Dana Adası’nın tersine, Kesiktaş’taki
taş ocakçılığının kronolojisini henüz bilmiyoruz. Gelgelelim, taş endüstrisinin ve ticaretinin İsauria’nın ekonomisinde ve zanaatlerinde
önemli bir yeri vardı. Kıyı hattında konumlanan
ve endüstriyel ölçekteki bu iki taş ocağı, yerel jeolojinin işlenmesini, taş ocakçılığı tekniklerini, deniz yollarında taşınan blokların boyutlarını ve türlerini, taş ocakçılığı endüstrisinin ve
taş nakliyesinin lojistiğini araştırmak için benzersiz alanlardır. Bu iki örnek, taş ocakçılarının,
taş ocağı sahiplerinin, taşçıların, metal işçilerinin ve bu endüstriye yardımcı başka çalışanların başrolde olduğu karmaşık iş peyzajlarına
(taskspaces) ışık tutmaktadır.
Source
ADALYAVolume
27Collections
- Տcopus [1548]
- Ꮃeb of Science [1754]