Abstract
İkinci kitap, Nazım Hikmet’in "Ferhad ile Şirin" adlı yapıtının, İ.B.B. Şehir Tiyatroları’nda 2005 yılında gerçekleşen sahneleme sürecini içeriyor. Nazım Hikmet, oyunun alt başlığını "Bir Sevda Masalı" olarak belirlemiş ve "masal" ögelerini yalnızca yazım diline değil, aynı zamanda bir anlatım biçimi olarak da özenle işlemiştir.
Ancak ne yazık ki, masal, (tıpkı antik Doğu ve Orta Doğu gibi) tiyatro literatürümüz içinde akademik referanslarla kendine yer bulabilmiş bir alan değildir. Üniversitelerimizin ilgili bölümlerinde Shakespeare’den Brecht’e, Antik Yunan’dan Epik’e, Deneysel’den Absürd’e kadar çok geniş bir yelpazede alt kültür oluşturulabiliyor. Fakat biçim, içerik ve üslup olarak masal ve benzeri türlere yönelik örnekler eğitim programlarımızda pek yer bulamıyor.
Diğer yandan; Nazım’ın deyimiyle, "Masal, bütün dünyada nasyonalizmin sökmeyeceği belki de tek alan." Çünkü “lambadan çıkan cin”i kadınlar, erkekler, zenginler, fakirler, çocuklar, yetişkinler, yaşlılar – kısacası hemen herkes, dünyanın her yerinde aynı şekilde algılıyor ve seviyor.
Bir yönetmen ve akademisyen olarak, sahneleme disiplininin mantık ve yöntemi değişmeksizin, böylesi bir yazım tekniği ve içeriğiyle yaşanan keyifli serüveni paylaşmayı görev bildim.
Hepimizin bildiği gibi, tiyatro yazarları, bir kurgu içinde karakterleri ve replikleriyle aktardıkları dünyayı, yapıtın her sahnelenişinde yeniden üretileceği gerçeğini zaman zaman unutup (ya da görmezden gelip) parantez içi yönlendirmelerle sahneyi biçimlendirmeye çalışırlar. Oyunculuk, mizansen, tasarım ve daha birçok unsur neredeyse altı çizilerek tarif edilir.
"Ferhad ile Şirin", bu açıdan oldukça dikkat çekici bir metindir. Orijinal halinde yaklaşık 500 civarında parantez içi yönlendirme yer almaktadır. Bu çalışma, bir metnin kurgusuna, karakter yapısına, anlatım biçimine, diline ve en önemlisi içeriğine hiçbir müdahale yapılmadan (neredeyse) tüm parantezlerin çıkarılmasıyla izlenen yolu gözlemlemek açısından da ilginç bir deneyim sunacaktır, umuyorum.