Özet
Endüstri devrimi sonrası standardize edilerek hızlanan üretim faaliyetleri , son 80 yılda
yaşanan ciddi nüfus artışı ve uygulanan ambargolar, Amerika Birleşik Devletleri, Hollanda ve
İngiltere gibi gelişmiş ülkelerin alternatif enerji kaynaklarına ve sürdürülebilirliğe dair
çalışmalar yapmasına sebep olmuştur. Bu bağlamda enerji sarfiyatının önemli bir kısmını
teşkil eden binalarda enerjiyi etkin kullanmanın yolları araştırılmış, yeşil bina adı verilen
enerji-etkin binaların yapımı teşvik edilmiştir.
Yeşil binalar enerji ve su tasarrufu, düşük işletme ve bakım maliyetleri gibi pek çok avantaja
sahip olmalarına rağmen bu avantajların çoğunlukla yapım sonrası sürece tekabül etmesi ve
aynı zamanda yeşil binalarda kullanılan malzeme-teknolojilerin daha maliyetli olmaları
nedeniyle yapım işini üstlenen aktörler tarafından rağbet görmemiştir. Bunun sonucu olarak
bazı gelişmiş ülkelerde yeşil bina yapımını özendirecek yapısal ve finansal teşvik modelleri
geliştirilmiştir. Bu çalışma, dünyadaki başlıca yeşil bina teşvik modellerinin yerel
yönetimlerce sorgulanmasını baz alarak, Türkiye’de bu modellerin ne kadar uygulanabilir
olduğunu ortaya koymayı amaçlamıştır.