Özet
Bu çalışma Türkiye kentleşme pratiğinden hareketle bugün gelinen noktada, kentsel
rant algısının değişimi ve rantların paylaşımı sürecinde kamu mülkiyetinin ve kent
planlamanın rolünü tartışmaktadır. Türkiye kentleşmesinde devletin kentsel rant elde
etme sürecinde değişen rolü ile birlikte; kentlerde kamu mülklerinin satışı,
özelleştirmeler, planlamanın bu süreçteki meşrulaştırıcı rolü ve kentsel rantın
bölüşüm ve paylaşımı üzerine yapılan tartışmalar çalışmanın ana eksenini
belirlemektedir.
Çalışmada irdelenen rant kavramı, kuramın ilk eserlerini ortaya koyan A. Smith ve
D. Ricardo’nun teorisine eleştirel bir anlayış ile yaklaşarak rantı kategorize eden
Marksist yaklaşımın çizgisinde; kentsel topraktaki kamu mülkiyeti üzerinden
irdelenmektedir. Marx’ın tanımladığı şekli ile kentsel topraktaki kamu mülklerinin
satışı ile birlikte ortaya çıkan mutlak rant değeri yanında, planlama marifetiyle
kentsel toprağın değeri arttırılarak oluşan farklılık rantının toplamı; özelleşen araziler
üzerindeki yeni rant değerini oluşturmaktadır. Bu yeni modelde kamu mülklerinin
özelleşmesi ve planlamanın yarattığı ek yapılaşma hakları ile oluşan rant değeri,
kentlerde görülen özelleştirme mantığının da ana çerçevesini oluşturmaktadır.
Özellikle Türkiye’nin hızlı bir şekilde 1980 sonrası yaşamaya başladığı
özelleştirmeler, kaçınılmaz olarak kentlerde de kendini göstermiş ve kentlerde
yaşanan bu sürecin sonucunda; planlama kavramının yeni bir işlevi daha
yaratılmıştır. Planlamanın bu yeni işlevi ise kendini, kamu mülkleri üzerinde
kamunun gerçekleştirdiği plan değişiklikleri ile yaratılan rant değeri artışları olarak
göstermektedir. Türkiye kentleşmesinde modernleşme hareketlerinin başlaması ile
birlikte, kentlerde düzenleyici bir işlem olarak var olmaya başlayan planlama; az
gelişmiş ülke modeli içerisinde sürekli olarak meşrulaştırıcı ve her dönem içerisinde
dönemin özgün koşullarına bağlı olarak düzenleyici bir işlev üstlenmiştir. Bugün
gelinen noktada ise planlama, imar planı değişiklikleri ile rant üretimini kolaylaştıran
ve ayrıcalıklı imar hakları ile rant değerini yükselten yeni bir görev daha üstlenmiştir.
Bahsedilen tüm bu kavramların kentte değişen anlamlarını ortaya koymaya çalışan
çalışmanın ana hedefi ise, kamu mülkiyetindeki kentsel toprağın satışı ile oluşan
mutlak rant ve bu ranta kamunun tasarrufunda olan kentsel planlama marifetiyle
eklenen farklılık rantının, kentsel toprağa kazandırdığı çifte rant karakterini
irdelemektir.
Anahtar Kelimeler: Rant, Kentsel Rant, Kamu Mülkiyeti, Özelleştirmeler, Kent
Planlama