Özet
Kadınların toplumsal ve kültürel dönüşümlerin etkileriyle erkek egemenliğine karşı bir duruş çerçevesinde geliştirdikleri sanatsal stratejiler sanatı farklı boyutlara taşımış, sanat bu eksende dönüşmeye ve değişmeye başlamıştır. Kadının sosyo-kültürel mücadelesi sanatsal aktivitelerle hayat bulmuş, bu aktivitelerde sanatın nesnesi olmaktan çıkıp sanatçı konumuna geçen kadın yalnızca kendi imgesini üretmekle kalmayıp, aynı zamanda dönemini ve sanatını etkileyen bir yaratıcı konumuna erişmiştir. Bu bağlamda, kadınların elde ettikleri soso-politik ve kültürel kazanımlarla, alışılmış ve bilinen sanatsal tanımlar yeniden yorumlanmış ve yeniden sorgulanmıştır. Tüm sanatçıları ve akımları etkileyen bu özellik erkek temelli Avrupa sanatının önemli özelliklerinin ihlal edilmesiyle, "klasik estetik" anlayışın parçalanmasını "anti-estetik" bağlamda ileri boyutlara vardırmıştır. Bu türden radikal bir değişime sebep olan kadın sanatçılar sanata yeni bir ivme kazandırarak çok farklı üsluplar geliştirmişler, bunu kadına özgü bir duyarlılıkla uygulama alanı içerisine sokmuşlardır. Aynı zamanda kurumsal olana tepki göstererek eleştirel bir bakış açısı geliştirmişlerdir. Dolayısıyla kadınların sanata getirdikleri en belirgin şey eleştirel bir kapı aralamaları olmuştur. Kadın sanatçıların sisteme karşı geliştirdikleri direniş olgusuyla meydana gelen kadına özgü sanatsal ifadeler ve eleştirel bakış açısı, zamanla eğitim sistemine, sanatsal eleştiri ve uygulamalara kadar etki etmiş ve sonrasında bu uygulamalar erkek sanatçıların da benimsedikleri yöntemler ve stratejiler olarak karşımıza çıkmıştır. Kolajla başlayan beden sanatına kadar varan anti-estetik kadın duyarlılığı dünya sanatını etkileyerek günümüze kadar ulaşmıştır ANAHTAR KELİMELER: Estetik, Anti-estetik, Feminizm, Feminist Sanat, Eleştiri.