Abstract
Günümüzde, geleneksel sanat disiplini çerçevesinde tasarlanan çalışmalarda genel olarak, kendi döneminde ortaya çıkmış üslupların ve bulunduğu dönemdeki inanç ve yaşayış biçimlerini ifade eden sembollerin kusursuz uygulamalarının, bugüne bakıldığında vasat taklitlerinden öteye gidemeyen, günümüz değerleriyle yorumlanamayıp, güncellenemeyen ve bu bağlamda biçimsel olarak var olsa bile, anlam olarak yok olan ve toplumun güncel yaşayış biçimlerini, düşüncelerini, duygularını, sorunlarını ve değerlerini yansıtmadığı için, toplumla da bağlantısı kopartmış bir yapı olarak karşımıza çıkmaktadır. İşte, tam da bu noktada ortaya çıkan, "bugünün kültürü nedir?" sorusu çalışmamızda izleyeceğimiz yolun başlangıcını oluşturmuştur. Kültür, zaman içerisinde akışkan ve kendini devamlı yenileyen, bu şekilde zenginleşen bir olgudur. Çalışmamız çerçevesinde, popüler kültürün en önemli kalelerinden biri olan Disney şirketi, kapitalist sistemin devamlılığını sağlayan, toplumu manipüle edip, tüketime yönlendirecek, araştırmacıların "disneyleştirme" olarak tanımladığı bir sistemi oluşturmuştur. Bir edebi eserin, disneyleştirme süreci, Disney'in animasyon filmi olarak uyarladığı, bizim de fantastik dünyasının, bu çalışmamızın yaratıcılığına esneklik katacağı düşüncesiyle seçmiş olduğumuz 1951 yapımı Alice Harikalar Diyarında animasyonu ile animasyonun esin kaynağı olan Lewis Carrol'un Alice Harikalar Diyarında eseri üzerinden mukayeseli olarak incelenmiştir. Disneyleştirme olarak karşımıza çıkan bu üslup, geleneksel Türk sanatları disiplinine uyarlanıp, eleştirel bir tutum oluşturulmıştur. Batıya ait bu eserin, geneksel kimliğe büründürülmesiyle yaratılan absürtlük, günümüz kültürünün geldiği halin parodisini ortaya koymuştur. 50 x 100 cm boyutlarında, sır altı tekniğinde çini pano olarak uygulanmıştır.