Abstract
Bu çalışma, Edmund Husserl'in Avrupa Bilimlerinin Krizi ve Transandantal Fenomenoloji adlı eserindeki kültür krizini ve bu krizin başkası sorunu zemininde fenomenolojik,ontolojik ve etik bir mesele olarak irdelenmesini ön plana almaktadır. Bu doğrultuda çalışmanın ilk bölümü, bahsi geçen dört düşünürü kavramsal olarak takip edebilmek adına önemli bir yol gösterici olacaktır. Bunun akabinde ikinci bölümde kendilik ve öznel(l)ik odaklı soruşturma için hem fenomenolojik bir gerekçe hem de ontolojik bir öncelik olarak dünya-içinde-olma (In-der-Welt-sein) nosyonu, Merleau-Ponty'nin algısal varoluş mefhumu ile birlikte okunacaktır. Bu güzergah, ben'in başkası ile bedenler-arası karşılaşmasında mevcudiyeti ve varoluşu imlemesi bakımında yeni bir eleştirel tavrı ortaya çıkarmakta olup, başkasının başkalığı'nı etik ve fenomenolojik olarak iki ayrı perspektiften tartışmaya açık hale getirmektedir. Odağa alınan meselenin hareket noktası olan felsefi varsayımların irdelenmesiyle beraber, söz konusu düşünürlerin "başka"lığa dair özgün yorumları eşliğinde etik yaralanabilirliğe dair bir değerlendirme imkanı yakalanmış olmaktadır. Çalışma, bu açıdan başkalık problemini temelde bir kendilik krizi olarak belirlemenin yanı sıra, söz konusu krizin fenomenolojik, ontolojik, etik açıdan yeniden irdelenmesini amaçlamaktadır. Bir kriz olarak ortaya konulan kendilik krizinin özne ve öznellik mefhumlarını ne bakımdan dönüştürdüğü ve çözülmeye uğrattığı da bu çalışma kapsamında yer almaktadır. Bu noktada Merleau-Ponty'nin tenin anonimliğinde tersine-çevrilebilir ve karşılıklılık esaslı simetrik bedenler-arasılığı, Levinas'ın aksine bir konumlanış olarak, alter-ego'nun sorunsallaştırılması için önemli bir alan açar. Bu, ben-olmayan'a yönelik indigenemez farkın nerede yakalanacağı sorusunu gündeme getirmektedir. Bu soru, aynı zamanda başkası-içinlikte ve başkasına karşı sonsuz etik sorumlulukta ben'in yaralanabilirliğini de değerlendirmeye açar. Son olarak başkası ile etik ilişkinin parakdoksal yapısı, Judith Butler'ın kırılganlık mefhumu üzerinden değerlendirilmeye açılmaktadır.